Kadınlık, annelik üzerine...........

Bir kaç gündür düşünüyorum ki eminim Cumhurbaşkanı'nın o cümlelerini ve bakış açısını dinledikten sonra bir çok kadın, anne de benim gibi düşünmüş, yorum yapmıştır...diye düşünüyorum.....
Hani düşünüyorum ve Kuran-ı Kerim'i Türkçe( anladığım dilde okumayı tercih edenlerdenim) okuyorum. Çevirisine baktığınız da; bizi Yaradan'ın bile bir anne " bir anne istemez ise çocuğunu emzirmeyebilir, ona süt anne tutabilir" diyebiliyorsa, bize böyle bir hakkı veriyorsa...
Nasıl olur da Devletimizin başında olan kişi böyle yorumlar yapabiliyor anlamıyorum... Sanırım kendisinin çevresinde hiç işsiz bir baba, anne, geçimini çöpten toplayan aileler, sokakta yaşayan çocuklar yok...
Çünkü ülke geneline baktığınız da emekli bir ailenin geçiminin ne kadar zor olduğunu, çalışan anne-babanın çoğunun çocuklarının anca okul masraflarını karşılayabildiğini bilmesi gerekir...

Elbet istisnalar var; geçim düzeyi iyi olan, refah içinde yaşayan... ama bunu eğer bir Cumhurbaşkanı söylüyorsa her iki kriteri de düşünmesi gerekir..
Bir de garibime  giden; her kadın anne olmak istemeyebilir, nasıl olur da biz " anne olmak istemeyen" bir kadını yargılayabilir, ona" sen yarım kadınsın" diyebiliriz ki...
Çevrem de iki tane kadın tanıdım; anne olmak istemeyen. Evliler ve karı koca istemiyorlar. Bu dünyaya çocuk getirmenin doğru olmadığına inanıyor bir tanesi, bir tanesi de "anne olmak" istemiyor.
Vee bence duygularını iyi tanıyan insanlar anne olmalı veya olmamalı... düşünsenize istemiyorsunuz ve kocanızın baskısı yüzünden "anne oluyorsunuz" ne kadar kötü.. o çocukla annenin arasında nasıl bir sağlıklı bağ oluşabilir ki.....


Ki şu zamanda , yaşadığımız dünyaya baktığım da içim de çok da ferah değil... hele anne olduktan sonra "kaygılarım, endişelerim" daha da bir arttı... En büyük arzum her anne baba gibi evladım sağlıklı bir birey olsun, okusun, istediği bir işi yapsın... ama gidişat o kadar kötü ki... içimde ki evham yer yer hortluyor vallahi... sonra diyorum ki; Gülşah bu kadar düşünme herşey olacağına varır...
Sen evladını iyi, dürüst, ahlaklı ve sağlıklı yetiştirirsen; iletişimin de iyi olursa o evlat canavar gibi olur...
Tabi bu endişler arasında " sarkıntılık edecek olan olursa, okula gidecek ama ya öğretmeni yada etrafdan birilerinin tacizine uğrarsa" endişelerimi hiç anlatmayayım bile.... ( inanın artık haberleri bile izlemek istemiyorum....)

Ki izlediğim filmlerde kalabalık aile gördüğümde çok imrenirdim, hala da imrenirim... hep hayalimdi "3 evladım" olsun boy boy.... yazları hep beraber etkinlik yapalım, tatile çıkalım vs.....
Tabi günümüz şartalrında ne mümkün...
Zati geç evlendim, geç anne oldum bir ikinci çocuğa gücüm yok.... Rabbim; anne olmak isteyen kadınlara bu muhteşem, tarifi imkansız duyguyu yaşamayı nasip etsin...

Bir de böyle çevreden gündemden söylemler duyunca... aklımdan geçenlerin hepsini dilime düşüremiyorum bile.....

Velhasıl uzun lafı kısası; kadın demek sadece anne demek olsaydı... kadın demek herşey demek bence ve bunu sadece doğum ile sınırlandırmak kadar cinsiyet ayrımı yapmanın lüzumu yok....
........................
.............................

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nerde Kalmıştık?

Günlük, Sergi Gezisi

Merhaba... Ulyssee ile