Zorba Ve İrade Terbiyesi ...

Temmuz ayı okuma kitabımızdı " ZORBA" .
Bundan bi üç yıl önce falandı sanırım, filmini izlemiştim. Filmini beğenmiştim. Kitabı da geçtiğimiz sene İnstagram'da bolcana görmüştüm. Sonra bizim kızlar okuyalım deyince okuduk. Daha doğrusu o ay kimin sırası ise, o arkadaşımızın seçtiği kitaptı.

Sahil kenarı okunacak bir kitap değildi.😐 Grup olarak pek beğenmedik kitabı. Tabi yazarın diğer bir kitabını daha okuyarak karar vermek istiyorum.
Kitaba gelirsek; hayat felsefesinden yola çıkarak sık sık özlü sözlerle anlatılmaya çalışılan bir döngü gibi geldi bana. Evet sözler güzeldi lakin daha genç bir yaşta okusam iyi gelirdi ama bu yaşta değil :)
Birde devamlı kadınlardan sanki " kullan / at" gibi bahsetmesi de  hiç hoş değildi. Özgürlük temalı, hayatı anda yaşamak üzerine, hatta sadece geçinecek kadar çalışmaktan, ailesini bile geride bırakıp, günlük kazancını yiyen, kadınlara giden biri Zorba.... 
 Arka kapak yazısın da aslında özetini anlatmış;
Geçmişin, kayıp giden zamanın, insanın temel yanılgılarının bir kez daha gözden geçirilmesidir bu roman. Zorba aracılığıyla Kazancakis, öz yaşamının yenilgiler ve soru işaretleriyle dolu bir bilançosunu çıkarır. "Korkmamayı, yaşamı sevmeyi, ayakta durabilmeyi bana o öğretmişti," diyor yazar. Gerçekten de Zorba, bir yaşam kılavuzudur. Özgür insanların simgesidir. Bugün Kazancakis ’in mezar taşında yazılı olanlar, doğrudan Aleksi Zorba’nın ağzından dökülmüş yazgı sözcüklerini andırıyor: "Hiçbir şey ummuyorum, hiçbir şeyden korkmuyorum, özgürüm."




 "İRADE TERBİYESİ"

Sanırım bazı kitapları belirli bir yaştan sonra okumak, o arka kapakta yazan etkiyi bırakmıyor. Tabi bu kitabı da o dönemin şartlarına göre düşünürsek, iyiydi.  Ama belirli bir hayat tecrübesine sahip olduktan sonra çokta size hitap etmiyor. Zaten yazar kitabın balarında ve son bölümünde "lise ve üniversite öğrencilerine" sesleniyor.
Ana konu ise ünlü düşünürler, felsefecilerin analizlerinden yola çıkarak, karakterimizin doğuştan geldiğini, tembelliğin doğamızda olduğunu, ama çok çalışarak harekete geçebileceğimizi, insan üzerinde bazı değerlerin etkili  olduğunu anlatan analizler kitabı.

Arka kapak yazısı şöyle;

Aix-Marseille Üniversitesi’nin rektörlüğünü de yapmış bir eğitim bilimci olan Jules Payot “İrade Terbiyesi” adlı eserinde yüzyıllardır değişmeyen temel dürtüleri ve eğilimleri, insanın en önemli sorunu olan iradenin eğitilebilir bir güç olduğunu ve bu güçle hem iç hem de dış hayatın yönetebileceğini, kendine hâkim olmayı, çevreden gelen motivasyonu doğru algılamayı, derin düşünmenin ve harekete geçmenin önemini ve iradenin psikolojisini ele alıyor.

Yirminci yüzyılın ilk yarısında yazılmış ve zamanının çok ötesine seslenen, özellikle gençlerin, eğitimcilerin ve anne-babaların altını çizerek okuyacağı bu kitabı tam metin olarak Süleyman Doğru’nun özenli çevirisiyle sunuyoruz.

 

(Tanıtım Bülteninden)


Yorumlar

  1. Kazancakis'ten bende hiç okumadım, bir ara Kaptan Mihalis'i okumak istemiştim ama o da kaldı:( ne kadar çok kitap var okunacak. Keyifli okumalar:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hemde ne çok Gül Hn. 🙄😊 zaman yetmiyor resmen.
      Kazancakis dili biraz yavan geldi bana, tabi tek kitap ile.karar vermek zordu. Uzun bir süre okumayacağım. Ama siz okursanız, yorumunuzu okumak isterim. :)
      Size de keyifli okumalar, selamlar.

      Sil
  2. Bugünlerde irade terbiyesini okuyorum. Keşke 20li yaşlarımda okusaymışım diyorum...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet daha erken yaşlarda okunmalı, üzerine benzer kitaplar okununca bu kitap biraz sıkıcı olabiliyor. En azından bana öyleydi.
      Selamlar, iyi akşamlar :)

      Sil
  3. Şu Zorba'yı feci halde merak ediyorum ama elim de gitmiyor hiç Gülşah...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eğer bana sorarsan "acele etme" :) hatta filmini izle.

      Sil
  4. Zorba benim de okuma listemde ama henüz ona sıra gelmedi.

    YanıtlaSil
  5. Zorba'yı çok merak ediyorumm:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bende yorumları :) ama acelede etmeyin derim :)
      iyi akşamlar.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nerde Kalmıştık?

Günlük, Sergi Gezisi

Selam :)