Yaşamak Yu Hua Ve Günce...


Bizim evde en çok uyuyan uykucu Bulut.🐈😊
Paso uyuyor, arada bir koridorda tur atıyor sonra geliyor hop yine uyuyor...
Sanki taş taşımış...
Lakinnnn sabahları ve okul dönüşleri Umay evde olduğunda üç dört tur spor yapmışlığı oluyor canım hakkını yemeyeyim.😂
Resmen kuytu köşelere kaçıyor, o kaçtıkça Umay'da "anne bak Bulut benimle oyun oynuyor" diye sevinerek dolaşıyor ortalıkta.
Sabahları muhakkak günaydın öpücüğü veriyor Bulut Bey'e. Bana da " anne sende öpsene" diyor ama ben henüz onun kadar derinden öpemiyorum. Zamanla ...

Şimdilik iyi gidiyor kedi ile yaşamımız, alıştık bayağı.

Pazartesi Kadıköy'e indim, kitap kulübü Aralık Ayı okuma kitabımızı almaya. Anladığım kadarı ile kitabın sessiz bir okur kitlesi var. Hangi kitapevine sorsam yok, baskıda da gözükmüyor diyorlar. Gelen tükeniyormuş.
Hangi kitap derseniz Müzik Uğruna kitabı.

Neyse efenim son bir tane kalmıştı İmge Kitapevi'nden aldım. İşlerimi halledip, bir çay içip kalktım.
Hiç eve girmeden kızı alayım derken bir buçuk saatlik erken gitmişim okula. Eve gir çık yapmak da zor geldi.
Okulun orada çok güzel, ufak bir cafe var. Orada oturdum kitabımı okudum.

Kitap Adı: Yaşamak
Yazar: Yu Hua
Çeviren: Bahar Kılıç
Editör: Suat Kemal Angı
Sayfa Sayısı: 210
Aynı zamanda burası çiçek peyzajı da yapıyorlar. Ev yapımı börek, kek de var... ::)
Bu kitabı çok görmüştüm İnsatgram'da ve abartıldığını düşünmüştüm. Bir kaç kitapta yanılınca, her zaman ki gibi iyi reklamı yapılan her kitap iyi olmuyor.

Yaşamak-Yu Hua ;
Kitap yazıldığı zaman Çin'de yasaklı kitaplardan olmuş.
"Yaşadığı yoğun keder ve zorluğun ardından, Fugui acı çekme tecrübesine içinden çıkılmaz bir şekilde bağlanıyor. Dolayısıyla onun kafasının içinde ‘dayanmak’, ‘metanet sergilemek’ gibi düşüncelere gerçekten yer yok; o sadece basitçe yaşamak için yaşıyor. Bu dünyada hayata bu kadar saygısı olan biriyle daha tanışmadım. Ölmek için çoğu insandan daha fazla nedene sahip olsa da, o yaşamaya devam ediyor.”
 Konusuna gelince; sıradan gbi olan ama kendini okutan, düşündüren bir kitap Yaşamak.
Fengui nüfuslu, toprak sahibi bir ailenin oğludur. Kumar ve genelevde parasını, herşeyini kaybeder.
Tüm sevdiklerini ölüm ile kaybeder.  Fugui'nin yaşadığı trajediler her insanın öyle kolay kolay altından kalkabileceği şeyler değil. Özellikle taptığı bir kalabalıktan büyük bir yalnızlığa acımasızca sürüklenmesi okurda bir kırılma, sitem, isyan beklentisi uyandırıyor. Ama Fugui tuhaf bir kadercilikle tüm bu beklentileri bertaraf ediyor. Kitap Çinin kültürel, politik, siyasal ve ekonomik yaşamınının vanalarını hafifçe açarak ilerliyor. Dolayısıyla her adımda hikâyeyenin üzerine yeni damlalar düşüyor. Olay örgüsünün toprağına da bunları emip usul usul tomurcuklandırmak kalıyor.

Abartıdan uzak bir dilin ürünü Yaşamak. Tüm bölümlerinde hissedilen sade yaşa, yalnız yaşa, olduğunu kabullen, dönüştüğüne saygı duy mesajları göz kamaştırmadan sunuluyor. Fugui'nin dediği gibi: "Sıradan bir hayat en iyisi. Onunla savaş, bununla mücadele et derken, sonunda hayatından oluyorsun.".

Eğer okumadıysanız bir şans verin kitaba ve bir solukta okuyun.

Yorumlar

  1. Bu tür kişisel gelişim izlenimi veren kitapları pek okumuyorum, belki de bununla başlamak gerekir...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba.
      Aslında bu kitap Kişisel Gelişim kitabı değil Mahrem-i Esrar.
      Daha çok yaşamın zorluklarına rağmen yaşamın, yaşıyor olmanın, içselliğin ve ailenin, devletin ... ama herşeyden öte dedğim gibi yaşamın anlamı üzerine.
      Şimdiden iyi haftasonları. :)

      Sil
  2. Bulut ta gerçekten bulut gibi, güzel bir kedi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selam,
      Teşekkürler Bulut adına. Bizde mavi gözlü ve beyaz tüylü olması sebebi ile bu ismi seçtik.
      Selamlar.

      Sil
  3. Ay Bulut adı gibi, pek güzelmiş maşallah:) ben de çok istiyorum bizim ufaklıkların da evde bir kedi dostları olmasını, çok iyi yapmışsın gerçekten:) bu arada aynı yastıktan bende de var, zevklerimiz aynı demek Gülşah'cım:)) belki daha önce bahsettin okuma grubunuzdan ama ben kaçırdım herhalde, nasıl bir araya geldiniz?:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah o çocukların sevgisi ve isteği ve mutlulukları olmasa biz asla eve kedi almazdık Eren. Ama şimdi de diyoruz ki "asla, asla dememek gerekirmiş" çünkü bize de çok iyi geliyor Bulut'un varlığı. :)
      Beni sevgili Lalenin Bahçesi bloğunun yazanı Lale Abla davet etmişti. Eğer sizde İstanbul Anadolu Yakasında iseniz bekleriz. Bir grup sıkı okurların bir araya geldiği bir grubumuz.
      Her ayın belirli bir günü akşam buluşup kitabımızı konuşuyoruz, snra konu yeni okuduklarımıza, ilediklerimize geliyor ve zaman nasıl geçti anlamıyoruz. :)
      Yastığı ilk gördüğüm an vuruldum diyebilirim. Otantik şeyleri seviyorum ve zevklerimizin aynı olması ne güzel.
      Sevgiler.

      Sil
    2. çok teşekkür ederim Gülşah'cım, şimdilik çocuklardan dolayı pek mümkün değil ama ileride çok isterim, çok naziksin:)

      Sil
    3. Tamamdır o zaman. Sen müsait olunca seslen yeter :))

      Sil
  4. ne güzel bir isim olmuş bu ona , yakışmış, kitabı not aldım , kafede kitap okuma keyfi gibisi yok :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba Eylem,
      en sevdiğim şeydir cafe de kitap okumak, o kalabalık sesler arasında kiabıma gömülmek. Ara ara kızı okula bıraktıktan sonra evimizin yakınında ki cafeye gidip kendime kahve ısmarlıyorum kitabımın yanına .:))

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Amasya Gezisinden Kalanlar....

Nerde Kalmıştık?

Günlük, Sergi Gezisi