Tarihi Yeldeğirmeni, Biten Kitaplar ve Günlük Haller...

 Kızı dün okula bıraktıktan sonra Yeldeğirmeni sokaklarında dolaştım biraz. Değişik bir ruhu var bu sokağın. Sanıyorum evlerinden ötürü. Tarihi bir geçmişi de var.
Aslında restore edilse ve yaşam dolsa içine binaların ne güzel olurdu değil mi? Elbet böyle durmalarının bir sebebi vardır, prosedürü bilemiyorum...
"Adını Osmanlı sarayının un ihtiyacını karşılayan değirmenlerden almış. Bizansın da Osmanlının da orduları bu semtin etrafındaki çayırlarda toplanıp doğuya sefere çıkmış. Adile Sultanın düğün eğlencelerinde  İtalyan Komaski balonuyla burdan havalanmış bir daha geri  dönmemiş . Hacca ve askere gidenler onun Ayrılık Çeşmesi'nde yakınlarıyla vedalaşmış. Anadolu yakasının ilk çok katlı apartmanları da bu semtte yapılmış.

İsimleri değişmiş olanlar  varsa da Kehribardjı, Menase, Celal Muhtar, Demirciyan, Sünget ve Valpreda Apartmanları İstanbul'un konut olarak yapılan ilk  apartmanlarından."
Not: Kendingez sitesinden alınmıştır alıntı. Web adresi http://kendingez.com/unutulan-semt-yeldegirmeni-gezi-yazisi


Gezerken tarihi dokuyu ve ruhu hissetmemeniz mümkün olmuyor. Hala hizmet veren bakkalları, yufkacıları ve terzilerin dükkanlarının eskiye dair olması sizi bakarken gülümsetiyor.
Yolunuz düşerse gezin sokaklarını...

Dünden evi derleyip toplayınca bugün yemek dışında yapacağım bir şey yoktu. Sokağa da çıkmayınca evde evin tadını çıkarttım. Birde hava mis gibi olunca kahvemi balkonda içtim.
İkinde bir " ne yemek yapsam bugün" diye kendim sormaktan bazen o kadar yoruluyorum ki...
Bazı kadınlar nasıl liste hazırlıyor bilmek isterdim. Bazen tıkanıp kalıyorum, nette geziniyorum. Canım hep aynı şeyleri yemek de istemiyor ama kısır döngü gibi dönüp dolaşıp aynı şeylere dönüyorum yani......😕😳

Bugün daha önce aldığım Ayla Kutlu kitaplarımı okudum. Bu arada çok istikrarlıyım elimde ki kitaplardan bitmeden kitap almayacağım demiştim ve gerçekten de almıyorum. 25-30 tane kadar kaldı evdeki kitaplarım, bitsin ondan sonra listemde ki kitapları almaya başlıyıcam. Benim için zor bir durum çünkü kitap alışverişi beni o kadar çok mutlu ediyor ki anlatamam size....... o kitap poşetini taşımak, alma hissi... nasıl bazı kadınlar kıyafet alışverişimi çok severse bende kitapta öyleyim. :)

Hoşça Kal Umut; biraz sıktı beni. Sanıyorum dönem kitabı olmasından dolayı. Çünkü 12 Eylül öncesini anlatıyor ve benim hiçbir bilgim yok. Evet kulaktan dolma yada tvden bildiğim bazı şeyler var ama onun dışında merakımda olmadığından siyasete bazı şeyler hava da kalıyor.
Ama onun dışında gencecik yaşında hapse giren bir gencin psikolojisi, dışarı hayata uyum sağlamaya çalışması, sürü psikoloji vs... iyi anlatılmış.

Diğer kitabı da Sende Gitme Triyandafilis; kitap 9 öyküden oluşuyor. Beni en çok etkileyen kitaba ismini veren hikaye ile Altın oldu.....
Bu kitap aynı zaman da 1990 Sait Faik Hikaye Ödülü'nü almış. Tiyatro'da da oynanmış bir hikaye.
Anlatımı ve bakışı çok farklı yazarın. Toplumsal olayalrı, hissedişi, örgüsü ve kurgusu ile sizi adeta hikayelerine bağlıyor. Ama ben en çok kadınların olduğu hikayelerini seiyorum. Onların çektiği acıları o kadar sahici anlatıyor ki....

Kitaplar ince olunca ikisi su gibi akıp gitti.
Sonra Kudüs/Başıboş Kentler 1 Stratis Tsirkas kitabına başlayayım dedim. Epeydir kitaplıkta gözüm takılıyordu.İnternette bakındım yorumlar bayağı iyi. Konusu tarihi aslında ama anlatım akıcı olmayınca olmuyor işte...
Fakat hiç düşündüğüm gibi olmadı ve yarım bıraktım. Anlatım dili çok sıkıcı idi. Kitap sanki ilerlemiyordu.
Eskiden olsa başladım diye bitirirdim, zorla okurdum. Artık geride kaldı o günler :)
Baktım gitmiyor ve kitabın içine giremiyor muyum? hemen bırakıyorum.
Yeni kitaba başlıyorum. 
Eğer oumak isteyeniniz olursa göndermek isterim.

Böyle işte sevgili blog.
Yarın ola hayr'ola....


Yorumlar

  1. Yeldeğirmeni eskiden bizim es kaza içşne düşersek en kısa sürede çıkmak içim uğraştıpımız sokaklardı. Zaman içinde ilgi görüp düzeltilince şimdi çok keyifli.

    Ayla Kutlu'yu ben de seviyorum . Ve ilerlemeyen kitaplar hiç umursanmadan bırakılıyor tarafımdan daha okunmayı bekleyen çok kitap var :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yeldeğirmen'in hikayesini okurken bir site de; burasının dönemin zenginlerinin metresleri için tuttukları ev ve genel evleri ile de bilindiğini yazmış. Aklıma o gledi senin cümleni okuyunca Handan abla :)
      Eskiden olsa illa bitirirdim kitabı. Şimdi ise zaman kaybetmek istemiyorum.
      İyi haftalar canımmm.

      Sil
  2. Yemeğin adını koyduktan sonra,pişirmesinde ne var ki. Bende bazen ne pişirsem diye zorlanırım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İte o yemeğe ad koyma da zormuş yahu .... Bazen çıkmaza girmiş gibi hissediyorum. Tamam yap makarna ama işte öyle de olmuyor... aman yaa deyip söyleniyorum sonra da :))))
      İyi haftalar, selamlar.

      Sil
  3. Ne güzel bir semtmiş, çok severim. Burada da var Ulus tarafında böyle güzel ama kaderine terk edilmiş bomboş evler, binalar, mimarileri öyle güzel ki, eskiler bu işi daha iyi yapıyorlarmış, şimdi bu estetikten ve ruhtan eser yok yapılarda. Kitap konusunda bende bazen çabuk pes ediyorum, çünkü okuyabilmemiz için bir bağ lazım ilgimizi çekip merak uyandırması, malesef hepsi böyle olmuyor :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah sevgili Derya ah... O kadar çok yıpranmış bina var ki bu tarafta da ve sana kesinlikle katılıyorum; eski evlere baktığımda, o balkonların cundalı yapıları, estetik olarak mimari yapıların güzelliği... Ve mutlaka bahçe içi olması....
      Selamlar sevgiler :)

      Sil
  4. Ne güzel yerler gezmişsin sen öyle. Bu tarz yerlerde hep derimki keşke bu mahallede ya da sokakta herkesi tanıyan biri olsa yanımda da bana anlatsa. Bak şurada bu yaşardı sonra gitti yerine gelen şu, çocukları diye başlayan hikayaler.

    Öpüyorum seni ♥

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnanır mısın Şebnm aynı şeyi o gün gezerken bende hissettim, çünkü Kadıköy ve mahalleleri tarih kokan semtlerden... hele evleri....
      İyi haftalar öpüyorum çooooooooooooooookkkk :) ♥ ♥ ♥ ♥ ♥ ♥ ♥

      Sil
  5. Başıboş Kentler serisini bir ara okuyacaktım ama üçleme olduğu için hemen başlayamadım ve kaldı öylece. Sıkıcı madem hiç başlamayayım. Elinize sağlık, sevgiler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selam Gül Hn.
      Bende iyi ki devamını almamışım dedim kendime. Gerçekten de o kadar zor ilerliyor ki anlatamam.
      Ama isterseniz kitabı size yollayabilirim, bana öyle geldi ama belki sizi sarar.
      Selamlar,sevgiler. :)

      Sil
    2. Çok teşekkür ederim ama hiç gerek yok bu ara okuyacağımı hiç sanmıyorum. Sevgiler:)

      Sil
    3. Rica ederim.
      Sevgiler benden de. :)

      Sil
  6. Binlerce hikaye barındıran sokaklar ne güzeldir :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hem de çoook güzeller Tülin Hn.
      Selamlar, sevgiler. :)

      Sil
  7. yeldeğirmeni çok değişik bir yer gerçekten ben de çok seviyorum:) yazım dili bize hitap etmeyince olmuyor işte..:) keyifli okumalar Gülşah'cım, sevgiler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selam Eren O.
      Evet semt olarak gerçekten de tarih kokuyor sokakları.
      Kitaba gelince önceden olsa zorla da olsa okur bitirirdim. Sanki yarım bırakırsam kendime saygısızlık ediyormuşum gibi gelirdi. Sonra dedim ki; aaaa ne saygısızlığı ayol zaman kaybı ;)
      İyi haftalar selamlar, öperim çok.

      Sil
  8. Gülşah bu Yeldeğirmeni taraflarını ben de merak ediyorum.Beraber gdielim bi gün :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gezelim tabi Gamz'cim, bir daha ki buluşmamızı Kadıköy'de yaparız, gezeriz.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Amasya Gezisinden Kalanlar....

Nerde Kalmıştık?

Günlük, Sergi Gezisi