Veee 15 tatil bittiğine göre normal kitap-kahve ikilime dönebilirim artık. :))))
Yoğun, keyifli bir 15 tatil geçirdik. Salgından dolayı kalabalığa girmemek adına dışarı fazla çıkmadık. Bir kez sinemaya götürdük çocukları o da Kozzy tenha oluyor diye oraya gittik.
"Gamonya" ya götürdük çocukları. Sevdiler.
Bana biraz yavan ve zorlama geldi, ki " Can Dostlar" ve "Bizim Köyün Şarkısı" filmlerini severek izledim ve hala izliyoruz 😁
Salgın,deprem derken gitgide dünya ve doğa bizi uyarıyor.... bakalım daha ne kadar kör,sağır.dilsizi oynayacağız.......
Bu düşüncelerin dışında "Atiye" dizisini izledik. Ben beğendim, en azından klasik türk dizilerinden farklı idi. Özellikle paralel evrene göndermeler ve gelgitler kısmını iyi buldum. Böyle böyle bizde ilerleyeceğiz. Twitter çalkalandı bu dizi sebebi ile. Buket Uzuner'in dörtleme serisinden alıntı olduğunu yazanlar çoğunlukta.
Lakin ben ne "Defne Kaman" ne de ananesi "Umay Ana" ile bağlantılarını kurabildim. Elbet benzerlikler, esinlenmeler olmuş olabilir ama bir Defne Kaman değildi....
Ki yazarın kitaplarının sinema ya da dizi uyarlaması olsun çok isterim. Son kitabı dört gözle bekliyorum.
Diğer dizim "Anne Whit An E"
Nasıl güzel nasıl keyifli ve düşündürücü bir dizi anlatmam.
O çocuklara,kıyafetlere döneme veee manzaraya tek kelime ile bayıldım.
Son sezonu Umay ile izliyoruz. Son iki bölüm kaldı lakin tek izlemeyeceğime dair bizim kıza söz verdim. Onun keyfini bekliyorum 😬
Bir de tab, türkçe dublaj izliyoruz oysaki kendi sesleri ile izlemek ayrı bir keyif.
Birde yeni türk dizilerinden "Ottoman"merak ediyorum yakında ona da başlarım.
Biten kitaplarıma gelince;
Aralık 2019 'da bitirdiğim bir kitaptam bahsetmek istiyorum.
Bir Kutu Kitap ile gelmişti. Ve okumak istediğim kitaplardan olunca da çok sevinmiştim.
Novella tarzı, ama içi, alt metinleri dolu dolu bir kitap. İnternet sayfalarında şöyle yazıyor;
“Modern Yunan nesrinin en büyük yazarı.” Milan Kundera “Kurgunun mucizevi doğasını bize Hadula: Bir Ada Öyküsü gibi kitaplar gösterir.” Gabriel Josipovici Hadula, yaşadığı adadaki dertlilerin kapısını çaldıkları yoksul bir kadındır. Şifalı bitkilerden hazırladığı ilaçlarla şifa dağıtır hastalara. Ve yaşlı Hadula, sonunda her şeyin kökeni olan bir soruna da çözüm bulur: Yaşamak sorununa. Papadiamantis, dönemin sosyal ve ekonomik şartlarının -özellikle kadınlar üzerindeki- etkisini göstermekle kalmaz; suçun cezaya, iyiliğin kötülüğe karıştığı o gizemli bölgeye insan ruhunun adım adım nasıl çekildiğini de ustalıkla resmeder. Hiç aklımıza bile gelmeyenlerin nasıl da başımıza gelebileceğini, kaderimizden kaçmak için çırpınırken kendi kaderimizi yaratışımızı ve bu sırada yaşadığımız iç hesaplaşmaları, tutkuyla anlattığı bu trajik öyküyle gösterir. Tiyatro oyunlarına, operalara konu olan ve antik Yunan efsanelerine sırtını dayamış bu modern Yunan klasiğini, Yasemin Aydın’ın Yunancadan çevirisi ve Herkül Millas’ın önsözüyle sunuyoruz."
Gerçekten de etkileyici bir hikayesi vardı "Hadula"nın. Bir kadının iyilik için yaptığı şeyler, ailesini kurtarmak, kızların yazgısını değiştirmek.... sanırım anne olmak çok zor bir duygu demiştim okurken.... hem anne hem kadın olmak, mahalle baskısı, gelenekler, ekonomik sıkıntılar....
Diğer kitabım;
"Gitar /Michel del Castillo"
Sayfa Sayısı: 96
Özgün Dili: Fransızca
Basım Tarihi: Haziran 2019 |
Yine yüreğe dokunan, insnların kendileri gibi olmayan, dış görünüşü beğenmediklerinde nasıld a "canavar, çirkin" diye dışlayabildiklerine, iftira attıklarına şahit oluyorsunuz.
Bir de aslında içimizde ki "iyiliği" ve "kötülüğü" nasılda yaşadıklarımız, maruz kaldıklarımız ortaya çıkartıyor dedim okurken. Kesinlikle tavsiye edeceğim kitaplardan biri Gitar kitabı.
Arka kapak yazısı şöyle;
İspanyol asıllı Fransız yazar Michel del Castillo'dan,
karşısına duvar misali dikilen makûs talihinden sıyrılıp toplumda kabul
görebilmek için insan doğasında saklı olduğuna inandığı masumiyete
sığınan, lanetli ve yalnızlığa mahkûm bir ruhun öyküsü: Gitar.
Varoluşa içkin tüm çelişkileri ve uç noktaları derinlemesine tahlil eden Castillo, Gitar'da iyilik ve kötülüğü hasarlı bir bedeni sarıp sarmalayan birer giysiye dönüştürüyor.
Galiçya
kırsalının büyüleyici ve çetin topraklarında önyargılara, sıradan
kötülüğe ve tabulara karşı kalplere ulaşma mücadelesi veren, toplum
tarafından dışlanmış bir cücenin, umutsuzluk sarmalından coşkun
ezgilerle kurtulma çabasının etkileyici öyküsü...
atiye yi bende izledim anne de ise 2. bölümdeyim daha yeni başladım.
YanıtlaSilNasıl buldunuz Atiye dizisini? Ah Anne deyip duruyorum bende 😊
Silİzlediğim kadarı ile güzel bir dizi devamını bekliyorum.
Silgitarı bilmiyom bi bakayım :) atiye son bölüm iyidi yaa :) o bölüme dek bişi anlamadıydım. son bölüm ile dark disizine benzemiş :) eh muhafız da şahsiyet de atiye de ottoman da idare eder hepsii :)
YanıtlaSilGitar çok güzeldi seversin sen Deep. :)
Silpikiş :)
Silanne with an e biricik yaa, hiç bitmesin hihi :)
YanıtlaSilAtiye'yi sevdim ben de, Buket Uzuner olayını duymamıştım ama okuyunca öğrendim şimdi :)
YanıtlaSilAnne with an e'yi herkes çok seviyor, merak ediyorum ben de bu ay izlerim belki :)
Bende sevdim Atiye'yi..Anne Whit çooooooooook güzeldi Mor Düşler, izlersen yorumunu beklerim :)
SilGitar'ı not ettim, ilgimi çekti fırsatım olursa okumak isterim. Atiye'yi ben beğenmedim, birkaç nokta hoşuma gitmediği için dört-beş bölüm sonra izlemeyi bıraktım. Anne with an A gerçekten çok güzel, sıcacık bir dizi. Ben de çok seviyorum ama son sezonu izlemedim henüz. Benim tatilimin de son haftası, derslerim başlamadan izlemeyi planlıyorum ama bakalım. Şubat ayında daha güzel kitaplar okumak, daha güzel filmler izlemek dileğimle, sevgileer ^.^
YanıtlaSilSınavlarda başarılar Gözde.:)
SilVe Gitar başarılıydı, keyifle okuyun.
İyi geceler
Yumurta kapıya dayandığında sadece çığlığımız duyulacak bence İlkay.
YanıtlaSilGitar...çok güzeldi.
Gitar'ı bir arkadaşım tavsiye etmişti. O zamandan beri okuma listemde ama henüz yollarımız kesişmedi.
YanıtlaSilBeren Saat'i itici bulduğum için Atiye'yi hiç izleyesim gelmiyor. Buket Uzuner'in o serisi bende var. Okumak için sabırsızlanıyorum. Yorumları çok olumlu.
Gitar'ı çok erteleme derim.
SilBuket Uzuner'in bu serisine hasta oldum desem yeridir.:)
Dizi için bişey diyemiycem 😁