Ağzına sağlık Bekir Coşkun....

LEYLEK GETİRDİ, İMAM GÖTÜRDÜ...

29 Mart 2012 Perşembe, 21:59 · tarihinde Bekir COŞKUN ve Yazıları tarafından eklendi
 
Sinemaya götürse halası, kırk soru sorarsın annesi:
“Hangi sinema?..”
“Film nasıl?..”
“Kaçta biter?..”
“Elini bırakma halası...”
Ama çocukların nasıl bir yaşama götürüldüğünü belirleyecek 4+4+4 diye kıyamet kopuyor meydanlarda...
Sormuyorsun anne...
*
Halıya düştüğünde...
Dolabın arkasına saklandığında...
Kapının önüne çıktığında diyelim...
Arkasından camdan bağırdığında kırk mahalle duyar:
“Ceeeeeemmmmm...”
İmam çocuğun yaşamını değiştiriyor... Eğitimini kendine göre yeniden düzenliyor... Sanki “gâvur” çocuğuymuş gibi, onu “dindar nesil” yapacağını söylüyor...
Hangi karanlık sokakta kaybolmak tehlikesi bekliyor çocuğu?..
Ama annesi, sessizsin...
*
Medeni dünyanın neresinde daha 5 yaşında oyunlarından koparıp annesinin elinden alsalardı çocuğunu...
Ya da dünyanın neresinde; çocuğunun 8 yıllık temel eğitimini 4 yıla indirselerdi... Cin tuzaklar kursalardı bebeğine...
Bir milyon anne meydandaydı...
Dünyanın neresinde olsaydı... Beşikler, çocuk arabaları çoktan bırakılmıştı TBMM’nin önüne...
Bebeklerine söyledikleri ninnileri söyleyeceklerdi meydanlarda...
Ve kimse durduramayacaktı anneleri...
Çünkü anne olmak öyle bir şey...
Ama anneye “4+4+4 nedir?” diye sor istersen...
Bihaber...
*
İşte...
Sadece yiğit KESK emekçileri oradaydı, alnı öpülesi...
Ve bir avuç eli öpülesi yürekli Eğitim-Sen’li öğretmen sadece...
Polisin copu, gazı, boyalı suyu, saldırısı, dayağı, tekmesi karşısında çocukların geleceğini vermek istemediler...
O kadar...
Anneler, babalar ise yoktu...
*
Dün saydım:
Çocuk, öğrenci, eğitim, anne, okul, zart, zurt ile ilgili tam 1300 dernek ve vakıf var...
Çocuk sevgisini malzeme yapmış yonta yonta gidiyorlar bir bakıma...
“Fon dağıtılacak” deselerdi, hepsini meydanda görecektiniz...
Utanmadan...
Ama bir ulusun tüm çocuklarının geleceği saptırılıyor, onlar da gözükmediler...
*
Ama anne, önce sen...
Sen neredeydin?..
Son birkaç günde neler oldu bir bilsen...
*
Çocuklar sorduğunda şöyle dersin artık:
“Leylek getirdi, imam götürdü...”

***
30 Mart 2012- BEKİR COŞKUN
bcoskun@cumhuriyet.com.tr

Yorumlar

  1. Ah, vah etmekle kalıyoruz, imamlar, Kuran dersi verecekmiş denince aklıma yıllar hem de daha AKP diye bir parti ortada yokken, 70'li yıllarda gazetelere geçen vakalar hep aklıma gelir, Kuran öğrenmesi için gönderilen küçük, minicik çocuğa Kuran hocası nasıl taciz ettiğiyle ilgili vakalardı!!!Eve gelen yardımcı kadın da bizzat böyle bir olaya tanık olmuş anlatırdı, Hüseyin Üzmez o zaman tarihte yoktu...bir ülkenin içine çok affedersin s..... için en kestirme yol eğitimden geçer..üç yıl sonra seçim var eğer o seçimde de hile hurda ile değişen bir şey olmazsa bugün Bekir Çoşkun'un sessiz kalmakla suçladığı anneler pişman olmakta çok geç kalacaklar, ne derler bilirsin SON PİŞMANLIK FAYDA ETMEZ..

    YanıtlaSil
  2. Gerçekten çok güzel yazmış...

    YanıtlaSil
  3. Bekir Coşkun çağdaş düşünenlerin düşüncelerini aktarmış. Çocukları bekleyen çıkmazları da. Görevini yapmış. Doğru olanı yapmış. Daha ne desin. Çocuğunun geleceğini düşünenlere düşüyor artık 4+4+4'ün uygulanmasının yanlış olduğunu haykırmak. Tüm okullarad mescit gereksinimi olacak, türban ilkokula kadar inecek. Mahalle baskısı yaşanacak diye düşünüyorum.

    YanıtlaSil
  4. yazıyı dün gece okudum, feci şekilde uykum vardı ama birden kaçtı, karnıma ağrılar girdi. kendi çocuğumu yetiştirmek istemeyeceğim bir ortamın, demokrasi, özgürlük(!)kılıfıyla, yaratılmasını ne yazık ki sadece izliyorum:((

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zor bir süreç, eşim öğretmen ve onunlada konuştuk bu konuyu ve öğrenciler açısından çok da uygun bir yaş olmadığını çünkü elde ki parmak kasları belirli bir yaşa kadar gelişirmiş ve 5 yaşında ki bir çocuk kalemi bile zor kavrar daha doğrusu tutuş da sorunlar oluyormuş, sonrası başka sebepler de var tabi, belirli yaştaki bir çocuğun beynini etkilemeniz daha kolaydır.....
      Biz neler bekliyor bilemiyoruz artık...

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Amasya Gezisinden Kalanlar....

Nerde Kalmıştık?

Günlük, Sergi Gezisi