Günce...biten kitaplar...

Veee ara tatil başladı.
Eğitim de yenilik ve bakalım nasıl olacak. O kadar çok eğitim sistemimiz değişiyor ki...umarım çocuklarımızın alacağı "iyi eğitim" çok uzak zamanlar da değildir...

Biz de Kartal'a Umay'ın deyimi ile "topak abisine" geldik.
Kardeşimgillere her geldiğimde...sokaklardan geçerken çocukluğum geliyor aklıma. Çünkü çocukluğumuzun geçtiği mahallede yaşıyorlar... 🤗
Tabi hal böyle olunca, yoldan geçen, çocukluğumdan hatırladığım büyükleri görünce... "Anammmm ne kadar yaşlanmış ya da vay be şöyle şöyle yapardı" demekten alamıyorum kendimi 😊

Hava mis gibiydi çocukları parka götürdüm, onlar oynarken bende kitap okudum biraz.
Bu ara ince kitaplarla devam ediyorum. Çünkü Proust okurken biraz ara molalar iyi oluyor.
Mesela netten biraz araştırdım; 2.kitaptan sonra "Emile Zola/ Suçluyorum" u okuyun diyorlar. Çünkü kitapta bir yerde "Dreyfus Davası" geçiyo ve sanırım 3.kitapta da geçiyor. Kısacık bir kitap.
Konusuna gelince arka kapak yazısı çok güzel anlatmış....

"XIX. yüzyılın sonlarına doğru Fransa’da, Yahudi kökenli bir subayın, Yüz­başı Alfred Dreyfus’ün haksız yere casuslukla suçlanmasıyla patlak veren Dreyfus Davası, yalnızca bir hukuk ve ayrımcılık skandalı değil, aynı zamanda başta ordu ve yargı olmak üzere ülkenin tüm kurumlarını temelinden sarsan bir toplum olayıydı. Mesele tam on iki yıl sonra Dreyfus’ün aklanmasıyla sonuçlansa da, Üçüncü Cumhuriyet ve çağdaş Fransa’nın tarihinde önemli bir dönüm noktası oldu. Bu dava çevresinde gelişen çalkantıların keskinleştirdiği güç dağılımı, kilise ve devlet işlerinin ayrılması gibi sarsıcı önlemlerin alınmasına, sağdaki milliyetçiler ile soldaki antimilitaristler arasında uzun sürecek bir bölünmenin doğmasına yol açtı.

Büyük romancı Émile Zola, 13 Ocak 1898 günü L’Aurore gazetesinde yayımladığı, Fransız genelkurmayına yönelik “Suçluyorum” başlıklı açık mektubuyla, Dreyfus’e yapılan haksızlığın karşısına dikilen Fransız aydınlarının sözcüsü oldu. Ancak bu kez kendisi iftira etmekle suçlanarak yargılandı. 

Artık bir klasik niteliği kazanan ve onurlu aydın başkaldırısının görkemli bir örneği olan Suçluyoruum’u, Tahsin Yücel’in çevirisi ve ön sözüyle sunuyoruz. " 

Diğer kitabım Jaguar Yayınları'dan " 33"


#33
#kjerstiskomsvold Bazı yazarların hem içe hem dışa dönük cümleleri oluyor ve bize de bunları satır aralarında okumak düşüyor. Kitapta aşk, sevgi, yalnızlık, ölüm ama en çok canını acıtan duyguları tanımak ve tanımlandırmak var.
🆘Mesela ilk cümle şöyleydi; GECELERİ KARANLIK EVDE dolaşıyor,  pencereden dışarı bakıyorum;ay bir var bir yok..." bu cümlenin altını çizdim ve gece okuduğumdan bi durup düşündüm.... Ve yanına şöyle bir not almışım: aslında bir çok şeyin habercisi cümle ve duygu"....
🆘 okurken en çok aslında bir kadının acısının çığlıklarını duydum... Çünkü her şeyi söylemenin imkânsızlığını hissediyorsunuz... Kitapta hem olay örgüsü var hem hayal dünyası. Bazen kafanız karışıyor lakin yazar sonrası öyle bir cümleyle anlatıyor ki siz hemen anlıyorsunuz.  Arka kapak yazısınsa bir çok detay var gibi görünse de ...aslında daha fazlası var. Mesela çocuğu olmayan bir kadının doktor muayenesinde yaşadığı travmayı, sonra kendisine söyledikleri.... Hastalığını müdüründen ve çocuklardan saklaması...yalnızlığı seçmesi....... İyisi mi daha fazla anlatmayayım. 😉

Bir diğer kitabım da Bir Kutu Kitap'dan gelen öykü kitabı.

Daha önce yazarı hiç bilmiyordum. Böyle gönderiler iyi oluyor,  böylece yeni yazarlarla tanışıyoruz. Devamlı söylerim ama gerçekten de öykü kitabı okuyamıyorum illa devamı olacak, kısa anlatılmayacak.... Bu kitapta da 5 öykü var. İlk iki öyküyü çok sevdim. Diğerlerini okudum akıcı bir dili var belki de tema olarak, içimize dönmeyi, ölümü işlemiş ondan olabilir.... 
Yazar: Arthur Schniztler / Yunan Dansçı Kız
Kucağınızda yatan ölü bir adamla yakalansaydınız ne yapardınız? Ya yasak aşkınızı itiraf etmek zorunda kaldığınızda? Yıllardır birlikte yaşadığınız kardeşinizin size inanmasını sağlamak için neyi göze alırdınız?

Bir sihirbazın öleceğiniz zamanı söylediği kehanetinden kaçabilir misiniz? Arthur Schnitzler’in öykü seçkisi Yunan Dansçı Kız’da bu soruların cevaplarını bulacak, kendinizi kahramanların yerine koyarak neler yapabileceğinizi düşüneceksiniz.  


(Tanıtım Bülteninden)

Yorumlar

  1. Ara tatil turizmcilere yarayabilir fakat çocuklara yaramayacağı kesin
    Özellikle 1.sınıf öğrencileri harfleri unutarak gelecek ve öğretmenlerimiz sil baştan yeniden başlayacak...Adaptason olarak yeni alışmaya başlamış olan sınıflar 1-5 ve 9 sınıflar ın uyumu daha zorlaşacak...
    Çocuklarımızın eğitimleri turizm gelirlerinden daha önemli olmalı....

    Kitap tavsiyeleri için teşekkürler editör.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba. Bazı şeylere katılmıyorum. Çocuklar beş günde harfleri unutmazlar ama ara tatil evde olmak onlara iyi gelir diye düşünüyorum. Hele ilk okul çocukları için iyi.
      Rica ederim, iyi geceler.

      Sil
  2. Ilk kitaptaki alıntılı sözler kitabı okumam için cezbetti. Ahh buralar buz gibi donuyoruz. Güneşli güzel gunlerintadını çıkarın:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selam. 😊 Bizim buralar günlük güneşlik, sizin orası neresidir acep? Suçluyorum kitabı içerik olarak üzücü bir dava ama yazarın mektubu öyle ince detaylı ki...tavsiye ederim.
      İyi geceler sevgiler 🍀

      Sil
  3. Suçluyorum kitabı epey dikkatimi çekti. Bir kenara bot edeyim. Arada kitap değişikliği iyidir. Alır okurum belki. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selam.
      "Suçluyorum" kitabı siyasi içerikli biraz da. O dönemde yapılan haksızlığı anlatıyor. Eğer bu tarz seviyorsanız tavsiye ederim Nevbahar Hn.
      İyi geceler :)

      Sil
  4. Suçluyorum çok iyiydi. Skomsvold'dan başka bir kitap okumuştum 33'ü de okuyacaktım ama yazar insanın rahatsız olacağı yerlere çok fazla dokunuyor, karamsar bir yapısı var o yüzden sonraya bırakmıştım öyle olunca da kaldıkça kalıyor, bakalım kısmet belki bir gün okurum:) Oğlum büyüdüğü için eğitim sisteminden epeyce uzaklaştım ama sanki bu kadar çok ara tatil iyi değilmiş gibi geldi. Çocukların aklını çeldirecek çok şey var zaten bir de sürekli tatil olunca (arada bayram tatilleri vs. var) okuldan soğuyorlar gibi geliyor. Bugünkü yeni neslin en büyük sorunu odaklanmak o yüzden de süreklilik olması lazım. Neyse umalım da sürekli sistemi değiştiren onlar haklı olsunlar bu sefer:) Size iyi tatiller, elinize sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bende yazarın "Hızlandıkça Azalıyorum" kitabını okumuştum Gül Hn. Ve öyle haklısınız ki...yazar tamda bam telimize dokunuyor. 33 gerçekten karamsar daha doğrusu çok gerçek... Bazen kendimize zor itiraf ettiğimiz duygulara değinmiş.
      Eğitim sisteminde ki bu ara dönemin çocukları okuldan soğutacağını düşünemiyorum nedense. Çünkü dediğiniz gibi günümüz çocukları için aslında böyle aralar gerekiyor. Çünkü çok fazla uyaran var ve okul ve eğitim artık çok zor....çünkü kafaları hep başka yerde.
      Umarım düzelir...
      Selamlar sevgiler :)

      Sil
  5. Bu ara tatili hiç sevmedim ben. Sanırım biraz önyargılıyım ama çocuklar okula yeni adapte olmuşlardı daha. Şimdi yine gevşeyecekler :/ Tatil bitişinde Oytunla yeni bir dünya savaşı başlatmazsak belki fikrim değişebilir :))

    Çocukluğunun geçtiği mahalleye gidebilmen ne büyük bir güzellik ♥

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Anladığım kadarı ile sevmeyenler çoğunlukta bu ara tatili. Ben olumlu bakan taraftayım. İnşallah ellerinde patlamaz 😁
      Okulun ilk haftası tekrar yazışalım o zaman Şebnem'cim.
      Ah o mahalle aralarında dolaştığımda hissettiklerim, anılarım... Çok şükür dedirtiyor 🙏🏻❤
      İyi geceler canım.

      Sil
  6. eğitim sistemi yap-boza döndü, ezberci eğitim değişmedikçe istediğin kadar ara tatil koy randıman alamazsın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çağımızın en büyük sorunu "ezbercilik" sanırım Burcu. Hani diyorlar ya...akıllı telefonlar çıktı mertlik bozuldu :)
      İyi tarafını düşünmekten yanayım .
      İyi geceler selamlar.

      Sil
  7. ne güzel Gülşah'cım bayağı okumuşsun, hepsi de ilginç gerçekten, keyifli okumalar dilerim..:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okullar açılınca daha iyi okuyabiliyorum Eren'cim 🤗 Teşekkürler sevgiler 😘

      Sil
  8. Emile Zola'dan Germinal'e başladım. Çok hoşuma gitti ama maalesef okuyacak zaman bulamıyorum. Büyük ihtimalle Geminal'i bitirince yazarın diğer kitaplarından da okumalar yapacağım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bende filmin izlemiş ve bayılmıştım. Sanırım filmini izledim diye hep kitabı geri plana attım.
      Suçluyorum kitabı çok ince daha çabuk okursunuz.
      Selamlar sevgiler :)

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Amasya Gezisinden Kalanlar....

Nerde Kalmıştık?

Günlük, Sergi Gezisi