Yaban Koyununun İzinde / Haruki Murakami
Nisan ayı kitabımızda bu kitap. ( Thyke grubumuzun) Yazarın adını "Sahilde ki Kafka" isimli kitapla duymuştum ama yeni kitap almadığımdan bekliyordu. Ama ayın kitabı yine aynı yazarın başka bir kitabıydı.
Enteresan bir kitap, bittiğinde "eee ne oldu şimdi" duygusu uyandırıyor. Diğer arkadaşlarla da aynı duyguda mutakıp kaldık. Başlangıçta ölen bir kızla konu başlıyor 15-20 sayfa devam ediyor. Ve başka başlık altında konu değişiyor ve bir daha o kıza geri dönmüyor konu. Ayrıca bir çok konu askıda kalıyor, her detay yok. Kitapta kahramnalara verilmiş bir isim de yok. Zaten yazar sayfalar arasında bir cümlede " isim" vermekten hoşlanmadığını, isimlerin öneminin pek olmadığını yazıyor.
Her ne kadar yazar Japon olsa da batıya olan hayranlığı, sorumsuzca yaşamayı, olsa da olur tarzı bir yaşamı anlatıyor. Kitabında batıya olan hayranlığını fazlaca buluyorsunuz. Hatta kendi kültürüne ait bilgiler yok denecek kadar az. Ama kitap içinde verdiği örnekler, betimlemeler zekice.
Tek kötü yanı ayrıntı fazla, konular kopuk. Öyle biterkende sizi heyecanlandıracak bir son yok.
Diğer kitapları da bu şekildeymiş. Kitap sahibi diğer kitabınıda okumuş ama bu kitaba göre daha iyiymiş.
Ben beğenmedim, diğer arkadaşlar da pek beğenmemiş. Kötü müydü? hayır, zekice kelimeler, örnekler var ama o kadar....
Güzel olan yanı yazarı ve kitabını okuyarak fikir sahibi olmamız. Grubumuzu bu yüzden seviyorum. Belki hiç okumam dediğim yazarı okuyup, fikir sahibi oluyoruz.
Birde kitapta çeviri hatası, imla hatası bir çok yerde vardı. Editörün daha dikkat etmesi gerekir diye düşündük...
Bu arada arka kapak yazısına aldanmayın, içerik hiçde böyle değil....
ARKA KAPAK.....
Publisher Weekly
Japonya hakkında tüm bildiklerinizi unutun…
Haruki Murakami’nin yarattığı, insanların tek bir kimono görmeden, meslekleri için ter döktükleri, aşırı içtikleri ve dağılmış evliliklerin
girdabında sürüklendikleri dünyaya girin.
Bu değişik, unutulmaz öykünün yirmili yaşlardaki kahramanı, çok ünlü bir dedektifin küçük erkek kardeşi ya da en azından Japon kuzeni olabilir pekâlâ. Kadınlarla ilişkileri ve kadın kulağına duyduğu aşırı ilgi yüzünden başının derde girmesi yetmiyor, bir de sırtında krem rengi bir yıldızı olan esrarengiz koyunun peşine düşmek zorunda kalıyor.
Enteresan bir kitap, bittiğinde "eee ne oldu şimdi" duygusu uyandırıyor. Diğer arkadaşlarla da aynı duyguda mutakıp kaldık. Başlangıçta ölen bir kızla konu başlıyor 15-20 sayfa devam ediyor. Ve başka başlık altında konu değişiyor ve bir daha o kıza geri dönmüyor konu. Ayrıca bir çok konu askıda kalıyor, her detay yok. Kitapta kahramnalara verilmiş bir isim de yok. Zaten yazar sayfalar arasında bir cümlede " isim" vermekten hoşlanmadığını, isimlerin öneminin pek olmadığını yazıyor.
Her ne kadar yazar Japon olsa da batıya olan hayranlığı, sorumsuzca yaşamayı, olsa da olur tarzı bir yaşamı anlatıyor. Kitabında batıya olan hayranlığını fazlaca buluyorsunuz. Hatta kendi kültürüne ait bilgiler yok denecek kadar az. Ama kitap içinde verdiği örnekler, betimlemeler zekice.
Tek kötü yanı ayrıntı fazla, konular kopuk. Öyle biterkende sizi heyecanlandıracak bir son yok.
Diğer kitapları da bu şekildeymiş. Kitap sahibi diğer kitabınıda okumuş ama bu kitaba göre daha iyiymiş.
Ben beğenmedim, diğer arkadaşlar da pek beğenmemiş. Kötü müydü? hayır, zekice kelimeler, örnekler var ama o kadar....
Güzel olan yanı yazarı ve kitabını okuyarak fikir sahibi olmamız. Grubumuzu bu yüzden seviyorum. Belki hiç okumam dediğim yazarı okuyup, fikir sahibi oluyoruz.
Birde kitapta çeviri hatası, imla hatası bir çok yerde vardı. Editörün daha dikkat etmesi gerekir diye düşündük...
Bu arada arka kapak yazısına aldanmayın, içerik hiçde böyle değil....
ARKA KAPAK.....
Çeviren: Nihal Önol
Kitap Hakkında:
“Rüyaların, sanrıların ve inanılmaz bir hayal
gücünün, somut ipuçlarından çok daha önemli olduğu postmodern bir
dedektif öyküsü.”Publisher Weekly
Japonya hakkında tüm bildiklerinizi unutun…
Haruki Murakami’nin yarattığı, insanların tek bir kimono görmeden, meslekleri için ter döktükleri, aşırı içtikleri ve dağılmış evliliklerin
girdabında sürüklendikleri dünyaya girin.
Bu değişik, unutulmaz öykünün yirmili yaşlardaki kahramanı, çok ünlü bir dedektifin küçük erkek kardeşi ya da en azından Japon kuzeni olabilir pekâlâ. Kadınlarla ilişkileri ve kadın kulağına duyduğu aşırı ilgi yüzünden başının derde girmesi yetmiyor, bir de sırtında krem rengi bir yıldızı olan esrarengiz koyunun peşine düşmek zorunda kalıyor.
| Yazar Hakkında Haruki Murakami, 1949’da Kobe’de doğdu. Vaseda Üniversitesi’nde klasik drama eğitimi gördü. İlk romanı Kaze no oto vo kike, 1979’da yayımlandı. Ardından Gunzou Edebiyat Ödülü’nü aldı. Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu’yla (1985) Tanizaki Ödülü’ne, Yaban Koyununun İzinde’yle (1989) Amerika’dan Yeni Yazarlar Noma Edebiyat Ödülü’ne ve Zemberekkuşu’nun Güncesi’yle (2005) de Yomiuri Edebiyat Ödülü’ne layık görüldü. Murakami’nin İmkânsızın Şarkısı (2004), Sınırın Güneyinde, Güneşin Batısında (2007) ve Sahilde Kafka (2009) adlı romanları da Doğan Kitap tarafından yayımlandı. Japonya’nın en önemli ve popüler yazarlarından biri olan Murakami’nin eserleri kırkın üzerinde dile çevrildi. |
Merhaba Gülşah :)
YanıtlaSilBen Haruki Murakami'nin İmkansızın Şarkısı adlı kitabını okumuştum.Kitap çok güzel başlıyordu.Ama sonu pek de beklediğim gibi bitmemişti.Ben de onu pek beğenmemiştim.Hatta aynı isimde filmi de var.Kitabı sevemediğim için izlemedim :)
Tanıtım için teşekkürler canım :)
Merhaba İrem, filmleri hakkında bilgim yok ama kitabının sarmadığı kesin. :)))
YanıtlaSilİyi pazarlar, bu arada yeni saç modeli fotoğrafını bekliyorum. :)
Ekledim bile :)
YanıtlaSilgec kalinmis
YanıtlaSilNeye?
SilBen yazarım "Güneşin Doğusunda, Sınırın Batısında", Sahilde Kafka ve İmkansızın Şarkısı kitaplarını okudum, özellikle Sahilde Kafka güzeldi, Film konusunda gelecek olursa konu olarak çok beğenmesem de görsel açıdan İmkansızın Şarkısı'nı seyretmenizi tavsiye ederim, sevgiler:)
YanıtlaSilTeşekkürler Eren. :) Sahilde Kafka kitabını duymuştum ama bu kitap biraz soğuttu beni tabi önyargılı olmayayım değil mi? :)))
SilGülşahcım eğer bir mim daha cevaplamak istersen, "Ay çok şekersin" ödülün ve mimin sayfamda seni bekliyor, sevgiler:))
YanıtlaSilEn kısa zamanda bakıp cevaplayacağım,
SilSevgiler. :)